Atıksız mutfaklar
Dünyada gıda sorunu hızla artıyor. Özellikle yemek israfı, önlem alınması gereken konuların başında geliyor.
Daha önceden değindiğimiz çevreye duyduğu hassasiyet bilinciyle ön plana çıkan, Grundig ve Mehmet Gürs işbirliğiyle gerçekleştirilen, sürdürülebilir yaşam adına büyük değer taşıyan Ruhun Doysun projesi, Gönül Paksoy’un gıdaların kabuk, sap ve köklerine yeniden hayat vererek yeniden yorumladığı lezzetleri önemli projelerden yalnızca ikisi… Tüm bu özel hareketlerin temeline değiniyor ve ‘Atıksız Mutfak’ temasını işliyoruz bu ay…
Lezzeti ve sunumuyla şahane bir yemek hazırlamak elbette önemli bir iştir. Ancak bir şefin, iyi ve başarılı yolda ilerlemesi, yemeğe hayat verirken malzemeleri nasıl kullanacağını ve değerlendireceğini bilmesiyle ölçülür.
%100 atıksız bir mutfak elde etmek zor olsa da atıkları azaltılmış bir mutfak elde edilebilir. Sebzesinden meyvesine, etinden diğer pek çok malzemesine kadar yemeğin her bir parçası değerlidir ve her başarılı şef tüm bunları israf etmeden en uygun şekilde değerlendirmeyi kendine hedef edinendir.
Gastronominin ilerlemesinin yanı sıra mutfakta her geçen gün daha da gelişen teknoloji, personellerin eğitimi ve farkındalığın oluşması ile kaynakların doğru kullanımı açısından da günden güne mutluluk veren gelişmeler yaşanıyor.
Gönül Paksoy’un gıdaların kabuk, sap ve köklerine yeniden hayat vererek yeniden yorumladığı lezzetleri
Anadolu’nun dört bir yanında topladığı kumaşlar ve doğal boyalarla muazzam kıyafetler tasarlayan Gönül Paksoy, ‘Atıksız Mutfak’ adlı kitabıyla farkındalık yaratan bir başka isim oldu. Bu kitabında israfa karşı yaratıcı tarifler sunuyor. Kısacası sürdürülebilir tasarım alanındaki engin deneyimini yemek alanına da taşıyarak atıksız hayata güzel bir dokunuş yaptı.
Paksoy’un kitabında verdiği çok önemli mesajlar ve çıkarımlar var.
Mutfağımızda israftan kaçınalım. Atıkların azalması; çiftçiler, şirketler ve tüketiciler için maddi kaybın önlenmesinin yanı sıra hem daha fazla insanın beslenmesi hem de iklim, su ve toprak kaynakları üzerindeki baskının azalması demektir aslında...
Yerkürenin % 28’i tarım alanı, ama bu alanın 3’te 1’i büyük bir israf çılgınlığıyla çöp tenekesine gidiyor. Yenmemesini ya da ziyan olmasını bir kenara bırakın; bu atıklar metan gazı salıyorlar. Ciddi oranda zehirleyici etkisi var.
Atıksız bir mutfak elde etmek zor ama imkânsız değil! Siz de derlediğimiz birkaç küçük öneriyle bu yola koyulabilirsiniz;
- Planlı bir liste ile alışverişinizi tamamlayın.
- Malzemelerinizi tüketebileceğiniz kadar almaya özen gösterin.
- Mevsiminde sebze ve meyve tüketmeye çalışın.
- Çürüyen ya da bayatlayan gıdalar için farklı değerlendirme teknikleri bulun.
- Aşırı tüketimden kaçınmaya çalışın.
- Kesme ya da pişirme tekniklerinde seçici olmayı deneyin.
Kaynaklar
https://www.istiklal.com.tr/haber/gastronomide-yeni-trend-atiksiz-mutfak/430044
http://ekoiq.com/2017/08/03/atiksiz-bir-mutfaga-dogru/