Restoranda Kira Sorunu
Bugünler elbette geçecek ve biz hayatımıza kaldığımız yerden olmasa da yeni deneyimlerle devam edeceğiz. İşte bu yüzden gelin geleceğe hazırlanalım: Bu yazımızda son dönemde önemini çok daha iyi anladığımız gayrimenkul konusunda bir uzman görüşü aldık.
Koronavirüs salgını tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de etkili olmakla birlikte, birçok sektörde iş gücü üretme ve kazanç elde etme adına olumsuz etkisini göstermiştir. Bu sektörlerin başında gayrimenkul sektörü gelmektedir. Hepimiz hayatımızın her anında, işte, aile ile vakit geçirirken, tatillerde hep bir gayrimenkul ile ilişkili olmaktayız.
Hayatı eve sığdırmaya çalıştığımız bu süreç gayrimenkul sektöründeki arz talep dengesini de alt üst etmektedir. Gayrimenkullerin satış fiyatları gün geçtikçe değer kaybederek düşmekte iken, aylık kira bedelleri ise artmaktadır. Kira bedellerinde artış miktarı restoran ve kafelerde, diğer gayrimenkul türlerine kıyasla daha fazla olacaktır. Özellikle restoranların, merkezi loksayonlarda olması, açık alana sahip olmaları, havalandırma ve iklimlendirme sistemlerinin ve mutfaklarının olması gibi temel kriterler, restoran olmaya uygun gayrimenkul sayısının oranını oldukça azaltmaktadır. Bu süreçler bittiğinde, eskisi gibi sokaklara çıktığımızda, bugün evde kalan bizler restoranlara, kafelere doluşacağız. İşte o gün geldiğinde, restoran ve kafe olmaya uygun olan gayrimenkullerin az miktarda olması ve talep görmesi sebebiyle kira miktarları, eğer mevcutta uzun vadeli bir kira kontratı yoksa, oldukça artacaktır.
Ancak, kira miktarlarının bu kadar artmasının, mülk sahipleri için başta avantaj olarak görünse de, orta vadede büyük bir sorun teşkil edecektir. Düzenli olarak gayrimenkulünü kiraya veremeyebilir veya aylık kira bedelini düzenli olarak alamayabilir. Bu süreçte en önemli nokta, bu konuda mülk sahiplerini bilinçlendirmektir.
Peki bu süreçte nasıl yol izlemek gerekir? Mülk sahipleri her zaman için kirasını düzenli olarak ödeyen ve uzun süreli kiracılara sahip olmak isterler. Kiracılar ise, piyasa koşullarına uygun aylık kira bedellerinin olduğu ve uzun süreli kiracı olabilecekleri gayrimenkulleri isterler. Uzun vadeli kira kontratları, kiracının pazarlık gücünü her daim arttırmaktadır. Bir gayrimenkulü 1 yıl kiralamak isteyenle, 10 yıl kiralamak isteyen arasında mülk sahibi açısından çok fark vardır. Emin olun ki; uzun süreli kiralamak isteyen, diğerlerine kıyasla daha az aylık kira bedeli öder. Mülk sahiplerini bilinçlendirmek demiştik. Bu konudaki en güzel yöntem, mülk sahiplerine piyasanın üstünde aylık kira bedelleri istenen gayrimenkullerin süreçlerini göstermektir. Emin olun ki; ya düzenli kiraya veremiyordur, ya kirasını alamıyordur muhtemelen de kiracısı yoktur. Gayrimenkulünü kiralayarak para kazanmak isteyen bir mülk sahibi, bu durumda bakış açısını değiştirecektir. Bu süreçte bir gayrimenkul profesyoneli ile çalışmanızı önemle tavsiye ederim, zira mülk sahiplerine en iyi verileri gayrimenkul profesyonelleri gösterebilir.
İşin temeli bütçedir ama eğer uygun bir bütçe varsa, hazır gayrimenkullerin değerleri düşmeye başlamış, 15 yıllık bir amortisman değeri ile restoran kafe olmaya uygun gayrimenkuller satın alınabilir. Konut, ofis gibi her yerde bulunan bir gayrimenkul türü olmadıkları içinde her piyasa koşullarında düzenli talep göreceklerdir.
Sonuç olarak, restoran ve kafe işletmeleri, kira giderlerinin artacağını bilmeli ve işletme bütçelerini buna göre ayarlamalıdırlar.
Sağlıkla kalın, evde kalın.
Erdem Sarsu
Keller Williams Fores Bölge Müdürlüğü
Gayrimenkul Danışman Ortağı